Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
2020 Tokyo Olimpiyatarı‘na bilet kapabilmek için A Milli Takımımız da elemelerde boy gösterecek.
12 Dev Adam, elemelerin Kanada’nın Victoria kentinde düzenlenecek ayağında, B grubunda Çekya ve Uruguay ile ilk 2 sırada yer almak için kapışacak. Bunu başarabilirsek, A grubundan (Kanada, Yunanistan, Çin) ilk 2 sırada çıkacak ekiplerle çapraz eşleşip tek maçlı eleme sistemine göre 2 maçı da kazanıp Olimpiyat biletini kapmaya çalışacağız.
Victoria’daki diğer 3 takımın mücadele edeceği A grubu hakkındaki analizimi BURADA bulabilirsiniz.
Gelin birlikte milli takımımız ile beraber 2 rakibinin durumunu da biraz daha yakından inceleyelim. Keyifli okumalar.
URUGUAY
Arjantinli koç Magnano yönetimindeki Uruguay her ne kadar kağıt üstünde kolay lokma ve grubun zayıf halkası olarak görünse de kesinlikle hafife alınacak bir rakip değil. Kadrolarında yakından tanıdığımız tecrübeli isimler, Batista, Fitipaldo ve Jayson Granger gibi isimler var. Tamamı daha önce ligimizde oynamış isimler, bir çok oyuncumuzu da yakından tanıyorlar.
Guard rotasyonuna bakacak olarak eski Efesli Granger, bu sezon Alba’da iyi bir sezon geçirdi. Liderlik özellikleri yüksek ve birebirlerde etkili bir isim, onun savunmasında dikkatli olmamız şart. Fitipaldo da Tenerife’de kariyerinin en olgun dönemlerinden birini geçirdi. Hem dış şut tehditi yüksek bir isim hem de ikili oyunları çok iyi organize ediyor.
Forvet rotasyonunda gerek 3 gerekse de 4 numara uluslarası tecrübeye sahip önemli bir silahları yok. Bir tek uzun forvet pozisyonunda oynayan, Japonya’da forma giyen Calfani mücadele ve ribaundlar konusunda bize zaman zaman sorun çıkarabilir. Ama onunda dışındaki isimler bu seviyeler için vasatın üstüne çıkamayacak durumdalar.
Uzunlara balcak olursa da artık 37 yaşına gelmiş ve tecrübeli oyuncu sınıfından çıkıp veteran sınıfına kayan Batista var. En önemli silahları o olacak özellikle hücumda. Evet halen alçak postta etkili bir isim ama uzun zamandır kaliteli, üst düzey liglerden uzak kaldı. Bu da yaşlanan bacaklarıyla beraber mücadele seviyesinin epey düştüğünü gösteriyor zaten. Hücumdaki etkinliğinden çok savunmada, özellikle ikili oyunlarda rakip kısalar tarafından direkt hedef olarak değerlendirilip, üstüne gidilecek bir isim.
Özetle Uruguay iki etkili ve tecrübeli guardı Granger ile Fitipaldo liderliğinde şapkadan tavşan çıkarmaya çalışacak. Evet rakiplerine kolay teslim olmayacaklardır, inatçı ve savaşçı oyunculara da sahipler ama konu uluslarası tecrübeye gelince bu iki guard dışında takımın geri kalanı bu seviyeler için çok yetersizi. İki maçı da kaybedeceklerini düşünüyorum.
ÇEKYA
Koç Ginzburg liderliğindeki Çekya kuşkusuz son yılların Avrupa basketbolundaki yükselen yıldızı. Gerek 2019 Dünya Kupası’nda ortaya koydukları performanslar gerekse sonrasında EuroBasket elemelerindeki oyunları onları artık tehlikeli rakiplerden biri yapmış durumda. Tam anlamıyla makine düzeninde bir basketbol oynuyorlar. Evet ellerinde Jelinek ve Hurban yok ama Dünya Kupası’nda faydalanamadıkları Jan Vesely gibi çok önemli bir yıldız var.
Guard rotasyonuna baktığımızda takımın beyni elbette Bulls forması ile NBA’de de izlediğimiz tecrübeli isim Tomas Satoransky olacak. Onun hem organizatörlüğüne hem de gerektiğinde skorer oyununa çok ihtiyaç duyacaklar ki Vesely’nin yokluğunda 2019 Dünya Kupası’nda çok iyi işlere imza atmıştı tecrübeli oyun kurucu. Tecrübeli Sirina ve Vyoral ile genç Sehnal da onun sürelerini dengelemeye çalışacaklar rotasyonda.
Kanat rotasonunda ise hem Jelinek hem de Hruban’ın yokluğunda iki tecrübeli isim Bohacik ve Schilb’in omuzlarında olacak yük. Özellikle Bohacik’in Satoransky ve Vesely’e hücumda çok iyi destek olup alternatif skorer rolüne bürünmesi gerekecek. Schilb de tecrübesi ve dış şutları ile takımın kilit parçalarından biri olacak.
Pota altında ise güçlü bir rotasyona sahip olacaklar. Elbette Vesely en güvendikleri isim olacak. Fenerbahçe’de sakatlıklara kadar çok iyi bir sezon geçiren tecrübeli yıldız Satoransky ile beraber takımını taşımaya çalışacak bu zorlu turnuvada. Balvin genelde onu yedekleyecek isim olacakken, savunmada özellikle takımı derleyip toplaması gereken isimlerden biri olacak. Peterka ile Auda da daha çok 4 numaraya kayarak atletizm ve enerji anlamında Vesely ve Balvin’i destekleyen isimler olacaklar.
Bir çok takıma göre ideale yakın bir kadroyla geliyor Çekler bu turnuvaya. İki yıldızları Satoransky ile Vesely kadroda, artı Schilb, Bohacik, Balvin, Auda, Peterka gibi onları tamamlayabilecek parçalara da sahipler. Koç Ginzburg’un enerji, pas trafiği ve tempoya dayalı sisteminde yine çok can yakabileceklerini düşünüyorum.
TÜRKİYE
Milli takımımız adına aslında hazırlık dönemi gayet iyi başlamıştı. Cedi ve Ömer Faruk’ın kampa katılması, ardından takımları play-off’larda elendiği için Furkan ile Ersan’ın da onlara eklenlmesi ile keyifler yerindeydi, uzun süreden sonra ilk kez tam kadro bir milli takım var diyorduk ki çok güvendiğimiz, takımın yıldızı olmasını beklediğimiz devşirme statüsündeki Larkin’den kötü haber geldi. Efes-Fenerbahçe BSL serisi 3. maçında belinden sakatlandığını biliyorduk ama teknik ekip onu son 14 kişilik ekibe almıştı Kanada’ya giderken, birden bire sakatlığından dolayı formay giyemeyeceğinin açıklanması, dolayısıyla yerine Wilbekin, Ali Muhammed, Biberovic gibi alternatif çözümleri yaratamamamız da hayli ilginçti. Maalesef böyle son dakika ortaya çıkan bir durum insanın aklına “farklı” sebepler getiriyor… Umarız arkasından can sıkıcı konular çıkmaz diyelim ve elimizdeki malzeme ile neler yapabiliriz, biraz ona bakalım.
Larkin’i kaybetmiş olmamızla beraber artık en çok güvendiğimiz isim Buğrahan olacak kuşkusuz. Euroleague sahnesinde olmasa bile BSL’de koç Ataman’dan aldığı şansları çok iyi kullandı ve kariyeri adına verimli, gelişimini sürdürdüğü başarılı bir sezonu geride bıraktı, morali yüksek. Yine Daçka’da iyi bir sezon geçiren ve dış şutlar başta olmak üzere hücum silahlarını da geliştiren, asıl görevi savunma olan Doğuş, Tofaş’da koç Ene’nin en güvendiği isimlerden biri olan, kariyerinin en olgun sezonlarından birini geride bırakmış olan Berk de ona destek olmaya çalışacaklar.
Kanat rotasyonunda kuşkusuz en güvendiğimiz isim Furkan Korkmaz olacak. Aslında Larkin kadroda olsaydı ilk beşte Furkan yerine Şehmus ile başlayacaktık muhtemelen ama şimdi Larkin’in devre dışı kalmasıyla beraber Furkan’ın skorer oyununa direkt maçın başından itibaren ihtiyacımız olacak. Özelikle dış şutlardaki etkinliği, NBA’de geliştirmeye devam ettiği birebirleriyle bir çok pozisyonda hücumdaki ilk opsiyonumuz olacaktır. Beşiktaş’da çok iyi bir sezon geçiren, Zalgiris, Efes, Fenerbahçe gibi Euroleague takımlarının da ilgilendiği Şehmus da kenardan gelerek enerji ve delicilik gibi platfoormalarda, artı savunma dozajının arttırılması konusunda önemli bir parça olacak. Her ne kadar Fenerbahçe’deki performansı tartışma konusu olsa da milli takım seviyesinde en tecrübeli isimlerden biri olan Melih de üçlükleriyle x-faktör olmasını beklediğimiz isimlerden biri. Furkan’ın kankası, takımımızın dinamosu Cedi Osman da 3 numarada kuşkusuz en güvendiğimiz isim olacak. Her ne kadar dış şutlar konusunda halen istikrarı yakalayamamış olsa da çok yönlü oyunu, takımı derleyip toplayan yapısı ve gerektiğinde organizasyona da katkı sağlaması ile çok ama çok önemli bir parça. Hücumda onun aktif olması, savunmaya liderlik edip takımı hızlı hücumlara taşıması ve tabiki ribaundlara enerjisi ile atkı vermesi kritik olacak. Karşıyaka ile iyi bir sezon geçiren Metecan da dinamizmi, ribaundlara katkısı ve artık daha istikrarlı kullandığı dış şutlarla değer katmaya çalışacak.
Uzun rotasyonunda ise son yıllarda yakaladığımız en iyi derinliğe sahip olduğumuzu söyleyebilirim. Sertaç Şanlı, Efes ile harika bir sezon geçirdi ve büyük olasılıkla Barça ile imzalayacak. Onun boyalı alandaki etkinliği, Buğrahan başta olmak üzere ikili oyunlarda onu verimli kullanmamız galibiyetin ana faktörlerinden biri olacak ki savunmada da kendisini ne kadar iyi geliştirdiğini, hem blok tehditi, hem de ikili oyunları savunma konusunda Euroleague’in en iyi isimlerinden biri olduğunu biliyoruz. Hazırlık maçlarında çok iyi sinyaller vermese de Ömer Faruk onu yedeklemeye çalışacak, en azından hücum performansı ve ribaundlar konusunda faydalı olacağını düşünüyorum. 4 numarada da güçlü bir rotasyonumuz var. 18 yaşındaki genç Alperen Şengün, bu sezon Beşiktaş forması altında yaptıkları ile sadece Avrupa’da değil NBA’de de adından sıkça söz ettirdi, öyle ki bu yaz NBA Draftı’nda ilk 15 sıradan seçilmesine kesin gözüyle bakılıyor. Onun 4 numarada oyuna getireceği derinlik, 5 numaraya kaydığında ortaya koyacağı enerji ve alçak post etkinliği çok kritik olacak. Tecrübeli Ersan da başta dış şutlar ve ribaundlar olmak üzere takıma sağlayacağı artılarla özellikle saha yerleşimimiz konusunda kilit isimlerden biri olacak.
Şu kadroda Larkin’in ya da Wilbekin’in olmaması gerçekten büyük şanssızlık. Bu kadar iyi bir kanat ve uzun rotasyonu yakalamışken, direksiyonda tecrübeli bir oyun kurucunun olmaması büyük talihsizlik. Elbette Buğrahan’dan da beklentimiz çok, pas yetenekleri ve yeri geldiğinde skora verdiği katkılarla önemli bir isim kuşkusuz ama turnuva boyunca bu yükü ne kadar kaldırabileceği, aynı şekilde milli forma ile de kulüpler düzeyinde de as guard olarak uluslararası tecrübesi sınılı olan Doğuş ve Berk’in onu nasıl yedekleyecekleri kritik önem taşıyacak. Furkan, Cedi, Ersan, Sertaç, Alperen açıkçası beni çok heyecanlandırıyor. Bu gruptan ilk 2 sırada çıkmamız durumunda Kanada da Yunanistan da yenebileceğimiz rakipler, Litvanya, Slovenya, Sırbistan gibi rakiplerdense bu iki takımı fazlasıyla tercih ederim.
