Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
FIBA ve üst düzey Avrupa ligleri arasında 50-50’lik müşterek ortaklık ile 2016 yılında kurulan FIBA Şampiyonlar Lİgi, üçüncü yılını geride bırakırken hızlı büyüyüşünü sürdürüyor.
BCL’in 2017-2018 sezonu şampiyonu olan Yunanistan temsilcisi AEK Atina, EuroLeague tarafından 2018-2019 EuroCup’ta mücadele etmesi hakkında gelen teklifi reddederek, son iki sezonda yaptığı gibi FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde yarışmayı tercih etmişti. AEK takımı, EuroCup’ın teklifini reddetme kararını Basketbol Şampiyonlar Ligi organizasyonundan, katılım sürecinin spor kriterlerine uygun bir şekilde olmasından, katılan takımların kalitesinden ve buradan gelen gelir düzeyinden memnun oldukları için aldıklarını belirtmişti. Ayrıca, AEK Kulübü’nün sahibi Makis Aggelopoulos daha önce, EuroLeague’den A lisansı teklifi gelse bile kabul etmeyeceklerini, EuroLeague’in amacının milli takım müsabakalarını ortadan kaldırmak olduğunu söylemişti.
Geçtiğimiz sezon Euroleague’den ayrılma kararı alarak BCL’e katılmayı tercih eden Alman ekibi Brose Bamberg’in Genel Menajeri Rolf Beyer ise BCL’de daha fazla getiri elde edebileceklerini, kapalı lig sisteminin Avrupa için doğru model olmadığını ve büyük kulüpler dışındaki kulüplerin gelişmesine izin vermediğini belirtmişti. Beyer görüşlerini “EuroLeague’de yer alan takımlar her yıl 10 milyon avronun üzerinde para kaybediyor. Bu takımlar organik destek veya kamu hizmeti finansmanı olmayan diğerleriyle nasıl karşılaştırılabilir? Bu model hiçbir yere gitmiyor. Geleceğimizi, havuzun yüzde 50’sinin bir kişi veya bir tarafın oluşturduğu bir yapıya dayandıramayız. Bu ne uygulanabilir ne de işlevsel” şeklindeki açıklamalarıyla ifade etmişti.
Ayrıca, İsrail’in Hapoel Jerusalem ve Fransa’nın Le Mans takımları da EuroCup’tan gelen teklifleri reddederek BCL’e katılmışlardı. Kulüplerin BCL’in daha belirgin kurallara ve güvenceye sahip olması (hangi organizasyona katılacağın hakkında davet beklemek zorunda olmamak), bu organizasyonun giderek daha güçlü hale gelmesi ve bu sayede milli takımlarına katkıda bulunabilecek olmaları gibi sebeplerle burayı tercih ettikleri belirtilmişti.
Her ülkeye eşit şans veren BCL’de bu sezon elemelere 26 farklı ülkeden 29 kulüp katılırken, 6 takım normal sezonda oynama hakkı elde etti ve normal sezonda 15 farklı ülkeyi temsilen 32 kulüp yer aldı. Bu yılki çeyrek finallerde 8 farklı ülkeden 8 kulüp yer alırken, 4 ayrı ülke kulübü Dörtlü Finallere kaldı. Son üç senedeki Dörtlü Finallerde toplamda 10 farklı ülkeden kulüpler yer alırken, sadece 2 kulüp iki kere Dörtlü Finalde yer aldı. Bu, Avrupa basketbolunda sporun temel prensiplerine hizmet etmeyen modellerdeki turnuvaların aksine, BCL’in her ülkeyi kapsadığını, farklı şartlar altında Avrupa’da kendisine yer bulamayan ülkelere ve kulüplere (ve ayrıca şehirlere) fırsatlar sunduğunun göstergesi. BCL’in verdiği mesaj açık; basketbol sınırlı sayıda grup ve ülkeye ait değil, Avrupa kapsamlı olarak kalmalı, yerel liglere önem vermeli ve sadece büyük pazarları hedeflememeli.
İki yıllık bir geçmişi olan Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin, önceliği Facebook üzerinden yaptığı sosyal medya kanallarındaki etkileşim ve basketbolseverlerin BCL’e olan ilgisi sürekli olarak artıyor. BCL’i Facebook üzerinden takip eden 1 milyon 900 binin üzerinde kişi bulunurken, EuroCup’ın 62 bin takipçisi var. Twitter üzerinde BCL 136 bin, EuroCup 47 bin, Instagram’da ise BCL 65 bin EuroCup 25 bin takipçiye sahip. BCL ilk günden beri sosyal medyayı ana iletişim kanalı olarak kullandı ve dijital medyayı önceliği olarak belirledi. Bu durum BCL’i yalnızca bir yılda Facebook’ta bir numaralı Avrupa kulübü turnuvası haline getirdi.
