Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
Turkish Airlines Euroleague 32. hafta mücadelesinde temsilcimiz Fenerbahçe Beko konuk olduğu lider FC Barcelona karşısında varlık gösteremedi ve 88-672lik skorla dağıldı.
Bu sonuçla Barça 25. maçında 20. galibiyetini aldı ve liderlik koltuğunda oturmaya devam etti. Fenerbahçe Beko ise 23. maçının ardından 9 galibiyette kaldı ve 12. sıraya geriledi.
TÜM İSTATİSTİKLER İÇİN TIKLAYINIZ.
Barça’da Nikola Mirotic 18 ssayı, 4-5 3sayı, 3 top çalma ve Alex Abrines 18 sayı, 6-7 3sayı ile en skorer isimler olurken, Michael Caicedo, Nigel Hayes-Davis, Nicolas Laprovittola üçlüsü de 7’şer sayıyla katkı verdiler galibiyet yolunda. Milli oyuncumuz Sertaç Şanlı sakatlığını tam olarak atlatamadığı için kadroda yer almadı.
De Colo’dan yoksun olan sarı lacivertlilerde ise Marko Guduric 15 sayı, 5 ribaund ile en skorer isim olurken, İsmet Akpınar 11 sayı, 3-4 3sayı, 2 ribaund ve Jan Vesely ile Dyshwan Pierre ise 8’er sayıyla katkı verebildiler.
EDİTÖR YORUMU:
Euroleague’in en yüzdeli üçlük atan takımı Barça, bu ünvanın hakkını veren bir başlangıç yaptı. Topu içeri indirip sonrasında dışarı çıkararak Abrines’den buldukları üst üste üçlüklerle farkı açmaya başladılar ilk dakikalardan. Farkın çift hanelere çıkmasıyla beraber koç Djordjevic, Vesely’i sahaya sürdü ve tecrübeli uzundan gelen sayılarla nefes alarak maça tutunmayı başardık, ilk çeyreği 25-21 geride kapattık. İkinci çeyreğin başında da Barça’nın üçlük yağmuru Laprovittola ve Kuric ile devam etti. Biz ise kenardan Guduric’i oyuna sokarak karşılık verdik bu üçlüklere. Tempoyu ve oyunu istediği gibi kontrol eden Barça farkı çift hanelere çıkarmayı başardı. Devrenin sonlarına doğru kenardan gelen Melih ve Booker’ın skora katkı vermeleriyle tekrar farkı tek hanelere indirdik ve soyunma odasına umutlu bir skorla, 42-34 geride gittik.
İkinci yarıya da Abrines kaldığı yerden başladı gönderdiği üçlükle. Yine yüksek enerjiyle oynayan Barça kısa sürede üst üste 6 sayı daha buldu bu üçlükten sonra ve direncimizi ciddi şekilde kırdı. Koç Djorjevic’in erken molası da çözüm olmadı. De Colo’nun yokluğunda guard rotasyonuna İsmet’i dahil ettik ve ondan üst üste gelen 2 üçlükle farkın kalp kırıcı noktalara gitmesini engellemiş olduk en azından. Son çeyreğe 70-49 geride girdik. Farkın bu noktalara gelmesiyle konsantrasyonunu iyice kaybeden temsilcimizde maç eksiği bulunan Henry, Vesely, Shayok, Barthel gibi isimler sahada kalırken, koç Saras genç oyuncularını sahaya sürerek rotasyondaki 12 oyuncusuna da önemli dakikalar verdi ve bu şekilde 88-67 gibi net bir skorla kazanmayı banşardılar.
Temsilcimiz adın tehlike çanları zaten Baskonia maçında çalmıştı. De Colo’nun dönüşünün takımın savunma odaklı ve hücumda top paylaşımına dayalı sistemine zarar vereceğini defalarca kez söylemiştik, maalesef korkulan oldu. Evet Baskonia maçında sakatlandı ama şimdi takımın tekrar onsuz oynamaya alışması, savunmada yeniden toparlanması gerekecek sezonun bu kritik döneminde böyle üst üste ani değişikliklere reaksiyon vermek kolay değil. De Colo’nun takıma verdiği pozitif hücum katkısını artık geride bırakıp savunma ve pas trafiğine önem veren sisteme acilen geçiş yapmamız gerekiyor. Salı günü Ülker Arena’da oynanacak kritik Alba maçında da bir mağlubiyet gelirse sezon çok erken biter temsilcimzi adına…
