Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
ING Basketbol Süper Ligi‘nde play-off heyecanı geldi çattı ve ilk başlayacak eşleşmede normal sezonu 3. sırada bitirmiş olan Pınar Karşıyaka ile 6. sırada tamamlamış olan Türk Telekom karşı karşıya gelecekler.
Gelin birlikte bu zorlu eşleşmenin kritik noktalarını birlikte mercek altına alalım. Keyifli okumalar.
Kritik Eşleşme: Taylor vs Johnson
Zaman zaman istatistikler anlamında biraz geri kalıyor olsa da koç Sarıca’nın sisteminde takımın beyni konumundaki isim kuşkusuz Tony Taylor. Tecrübeli guard hem takımın hücumdaki organizasyonlarını başlatan hem de savunmada topa baskıyla rakibi karşılayan ilk isim konumunda. Tecrübeli guard BSL sahnesinde 13.3 sayı, 2.0 ribaund, 4.3 asist istatistikleriyle oynuyor ve bu seride skora ve organizasyona katkı vermesi kadar Nick Johnson‘a yapacağı savunma da çok önemli olacak. Ennis’i sakatlığa kurban verdikten sonra bir oyun kurucu takviyesi yapmayan Ankara ekibinde bu pozisyondaki yük neredeyse tamamen Johnson’ın omuzlarına bindi, evet Can’dan da destek alıyorlar ama maç başına 32 dakika sahada kalan ve 14.4 sayı, 4.6 ribaund, 6.2 asist ile mücadele eden Birleşik Amerikalı guard takımın ana oyun kurucusu tartışmasız. Dolayısıyla bu eşleşmede bir diğerine üstünlük kurmayı başaran oyuncu takımını bir adım öne geçirmiş olacak.
Tempo Kontrolü
Tempo konusunda iki farklı sistemin karşılaşmasını izleyeceğiz. Bir tarafta tempoyu genelde düşük tutup gerekmedikçe rakibin yarı sahada oynamasını terci eden Karşıyayaka, diğer tarafta Johnson ve mobil uzunları sayesinde açık alanda koşmayı seven, genellikle savunmadan çok hücumu düşünen bir Telekom var. Bu nedenle iki takımın birbirlerine tempo konusunda yapacağı dikteler, bunu seri içerisinde hatta maçların içerisinde ne kadar çok kabul ettirebilecekleri belirleyici olacak. Kaf-Kaf’ın tam sahadan ve zaman zaman 2-3 sahadan yaptığı baskılı savunma Telekom’un düzenini bozabilir, geçiş hücumlarını kullanmasını zorlaştırabilir. Diğer taraftan ribaundlarda üstünlük kurabilirse Telekom da net savunma ribaundları sonrası Johnson, Foster, Wiltjer, Dekker gibi bitiricilerle daha Kaf-Kaf savunmaya yerleşmeden potaya gidebilir. Temponun hangi takımın kontrolünde olacağı net olarak maçların ve dolaıyısıyla serinin kaderini belirleyecek.
Uzunların Kapışması
İki takımın da elinde de çok değerli bir uzun rotasyonu var. Kaf-Kaf’da Amath M’Baye ile Raymar Morgan ikilisi ve Telekom’da da Sam Dekker ile Kyle Wiltjer ikilisi sezon boyunca rakiplerin canlarını çok yaktılar. Bu seride de bu isimlerin birbirlerine nasıl üstünlük kuracakları, boyalı alandaki savaş, bir başka deyişle uzunların kapışması çok ama çok kritik olacak. Wiltjer ile M’Baye’nin öldürücü üçlükleri, Dekker’ın 4 numarada atletizmi ve çabukluğu sayesinde potaya yaptığı ataklar ve tabiki Morgan’ın boyalı alandaki üretimi çok değerli olacak. Telekom fiziksel olarak O’Bryant ya da Wiltjer ile Morgan’ın arkasında durabilir ama onu durdurabilir tartışılır. Çünkü iki isim de fiziksel teması fazla sevimiyorlar ve alçak post savunmaları da vasatın üstünde değil. Kenardan gelen Samet biraz Morgan’ı yorabilir ama unutmayalım ki koç Sarıca akıllı bir hareketle Şampiyonlar Ligi maçlarında Mahir’i de kazandı ve artık kenardan hem Semih hem de ondan katı alabiliyorlar. Burada da iki takım arasında denklik söz konusu diyebiliriz. Yıldızların günlük performansı, M’Baye ile Wiltjer’in şut ritmi ve Karşıyaka’nın Morgan’ın pota altında nasıl kullacağı, Telekom’un da ona nasıl önlem alacağı belirleyici noktalar olacak.
