Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
Turkish Airlines Euroleague 19. hafta mücadelesinde temsilcimiz Anadolu Efes, Palau Blaugrana’da FC Barcelona‘ya konuk olacak.
13 Ocak Cuma günü saat 22:30’da başlayacak karşılaşmayı basketbolseverler S Sport ekranlarında izleyebilecekler. Ben de her zaman olduğu gibi temsilcimizin maçının önizlemesini sizler için hazırladım, keyifli okumalar.
3 Sayı Yüzdesi
Koç Ataman’ın da dediği gibi son yıllarda iki takımın play-off ve F4 sahnesinde de çokça kez kapışmasından dolayı artık klasik bir Euroleague derbisine dönüşmüş durumda bu karşılaşma. Bu sezon bu iki şampiyonluk adayının hücum performanslarına baktığımızda ise bir konuda önemli bir denklik olduğunu görüyoruz aralarında. FC Barcelona yüzde 39.7 ile üçlük isabeti buluyor bu sezon ve bu alanda ligin zirvesinde yer alıyor. Anadolu Efes ise yüzde 38.3 ile bu alanda ligin en iyi ikinci takımı konumunda. Dolayısıyla galibiyetin anahtarlarından biri de kuşkusuz üçlük savunması olacak. Abrines, Laprovittola, Higgins, Kuric gibi şutörlerin ritim bulmamaları adına özellikle adam değişme savunmalarında takım olarak konsantre olup, rotasyonları iyi yaparak bu isimleri ceza atışlarında boş bırakamamız gerekecek. Karşılığında da Larkin, Micic, Beaubois, Clyburn, M’Baye gibi bizim üçlük silahlarımız konumundaki isimlerden de maksimum verim almamız gerekiyor.
Mirotic Savunması
Elbette üçlük atışlara değinmişken Barça’nın sakatlıktan dönen ve son maçlarda da ritmini bulmayan MVP yıldızı Nikola Mirotic’i unutmamak lazım. Tecrübeli forvet hem dışarıdan hem de orta mesafeden bulduğu yüksek yüzdeli şutlarla kısa sürede, topla minimum oynayarak rahatlıkla çift haneli sayıları üretebilen bir skorer. Dolayısıyla ona karşı sadece birebirde Singleton, M’Baye ve zaman zama Clyburn ile önlem almak yetmeyecek. Örneğin alçak posttaki birebirlerine gerektiğinde 5 ya da 3 numaradan ikili sıkıştırma getirmek ya da adam değişmelerde ters eşleşmeye kalmaması adına diğer uzundan farklı bir rotasyon getirmek gerekecek. Açıkçası son maçta Asvel karşısında formunu bulduğunu gösterdi, bu nedenle kesinlikle özel anlam almamız gerekiyor. Olumlu taraf ise 19 sayı ürettiği o maçta yay gerisinden 1-6 ile çember dövmesiydi!
Son Çeyrek Sendromu
Efes, son dönemde toparlanma sinyalleri verse de 3. çeyrekte yakaladığı çıkışı son çeyrekte koruyamadığı gibi adeta maçın final bölümünde kontak kapatıyor. Sinan Erdem’deki son maçta Asvel karşısında bunun aksini ortaya koyara, 26-14’lük son çeyrek skoru sayesinde o maçtan galibiyet çıkarmayı başarmıştık. Ama son 2 deplasman maçında Maccabi karşısındaki son çeyrek skorumuz 23-7 iken, 2 gün önceki Valencia maçında ise 29-15’di… ve tabiki bu iki maçı da kaybettik. Özellikle oyun kurucusuz oynayan Valencia karşısında, Larkin’in de geri dönmesiyle kısa rotasyonunda net bir üstünlük kurmamız beklenirken son çeyrekte onların bizden çok daha organize, derli toplu ve soğukkanlı bir oyun ortaya koyduğunu gördük. Bu maçta Barça cephesinde de Satoransky olmayacak, dolayısıyla oyun kurucu rotasyonunda yine tecrübe ve kalite anlamında onlardan bir adım önde olacağız. Artık Micic-Larkin ikilisinin son çeyreklerde devreye girerek maçı koparıp almaları gerekiyor.
