Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
Turkish Airlines Euroleague 18. hafta mücadelesinde temsilcimiz Anadolu Efes konuk olduğu önemli eksikleri bulunan Valencia‘dan son çeyrekte tam 29 sayı yiyerek 81-71’lik skorla farklı bir şekilde yenilmekten kurtulamadı.
Bu sonuçla Yarasalar derecelerini 8-10 yaparak 12. sıraya yükseldiler. Anadolu Efes ise 9-9 ile 9. sıraya geriledi.
MAÇIN TÜM İSTATİSTİKLERİ İÇİN TIKLAYINIZ.
Jones, Harper, Hermannsson, Van Rossom, Rivero, Claver gibi önemli isimlerinden yoksun olan ev sahibi ekipte Josep Puerto 15 sayı (4-4 3sayı), 7 ribaund ile x-faktör olurken, James Webb 14 sayı, 2 ribaund, Klemen Prepelic 13 sayı, 6 asist, Xabi Lopez-Arostegui 12 sayı, 3 ribaund, 2 asist, 2 top çalma ve Jonah Radebaugh 12 sayı, 2 ribaund, 5 asist ile galibiyeti getiren diğer isimlerdi.
Temsilcimizde ise Will Clyburn 15 sayı, 5 ribaund, Shane Larkin 14 sayı, 6 ribaund, 2 asist, 2 top çalma, Tibor Pleiss 14 sayı, 6 ribaund ve Vasilije Micic 11 sayı, 6 ribaund, 8 asist ile direnen başlıca isimlerdi.
EDİTÖR YORUMU:
İki takım da maça dış atışlara odaklanarak başladı. Temsilcimiz sonrasında Pleiss’ı pota altında kullanmaya çalıştı. Efes hücumda ritmini bulmayı başladı ve içeriye inen toplarla açılıp kapanmak zorunda kalan Valencia savunmasına karşı boş ve doğru şutlar da buldu ama isabetleri çıkaramadı. Clyburn’ün bireysel çabaları ile hücumda ayakta kaldık fakat Valencia eksiklerine rağmen yine benchten iyi katkı alarak skorda hep bir adım önde kaldı ve ilk çeyreği de 16-13 ile önde tamamladılar. Sakatlıktan dönen Larkin’in hücuma getirdiği enerji sayesinde toparlanan Efes, savunmada yumuşak oynamaya devam etti, öyle ki ilk faulümüzü maçın 15. dakikasında yaptık… Singleton ve Dunston’ın kenardan gelmesiyle eski günlerde olduğu gibi çember altında etkili bir oyun sergileyen temsilcimiz yine yakaladığı boş atışları skora çeviremeyince farkı da açamadı ve soyunma odasına 31-30 Valencia üstünlüğü ile girildi.
Üçüncü çeyrekle beraber Micic sazı eline aldı. Onun potaya atakları ile bulduğu sayılar ve asistleri ile hücumda kendimize geldik ki Pleiss’ı da yine çember altında etkili kullanmaya balşladık. İlk yarının aksine bu kez üçlükler girmeye başladı ve hücumda ritmini bulan lacivert beyazlılar bu çeyreği de 52-56 önde kapatmayı başardı. Son çeyreğe ise daha agresif başlayan taraf ev sahibi oldu. Adam değişme savunmasıyla Efes’in boş atışlar bulmasına izin vermedikleri gibi üçlüklerde onlar da yüzdeyi yukarı çektiler. Son haftalarda olduğu gibi son çeyrekte yine krize giren bir Efes vardı. Maç boyu kurduğumuz pas trafiğinin aksine zorlama birebirlerle hücumda kendi kendimizi tıkadık adeta. Dunston her iki potada da enerjisi ile takımı ayakta tutmaya çalışsa da hücumda kendi ayağımıza sıkarak savunmada da dış şutlara engel olamayarak farkın çift hanelere çıkmasına seyirci kaldık…
Larkin’in sakatlıktan dönmesi, Singleton’ın tekrar kadroya katılması ve geçen hafta Asvel karşısında alınan galibiyetle tüm sinyaller olumluydu aslında. Bunun üstüne bir de Valencia’nın 6 önemli oyuncusundan yoksun olmasını ekleyince temsilcimizin bu maçtan galibiyet çıkarması beklenen sonuçtu. Ama maalesef maç boyunca savunma sertliğini ve direncimizi yukarıda tutamadığımız gibi, son haftalarda artık kronik bir sorun haline gelen 4. çeyrekteki hücumdaki kısırlığın da önüne geçemedik yine. Micic, Larkin, Clyburn gibi 3 topla yaratıcı, efektif birebircinin olduğu bir takımda bunu söylemek gerçekten çok ama çok sinir bozucu bir durum. Koç Ataman’ın özellikle Larkin ve Micic liderliğinde bu konuya bir çözüm bulması. Valencia’yı böyle 6 eksikle yakalamışken kazanamadık ve son yılların en zor sezonunda her galibiyetin altın değerinde olduğunu düşünürsek bırakın Final Four’u belki de play-off hesapları için bile bu galibiyeti arayabiliriz…
