Turkish Airlines Euroleague‘de F4 adaylarından biri olan AS Monaco, kadrosunu güçlendirmek için çalışmalara devam ediyor.
BeBasket’de yer alan habere göre Fransa Betclic ELITE Pro A temsilcisi, geçtiğimiz günlerde Sacramento Kings tarafından serbest bırakılan, Manresa forması ile 2022’de FIBA Şampiyonlar Ligi’nin MVP’si seçilmiş Chima Moneke‘ye teklifini iletmiş.
1.98 metre boyunda olan 27 yaşındaki Nijeryalı forvet, NBA’de sadece 2 maça çıkabilmiş ve ortalama 4.5 dakika süre bulurken 1.0 sayı, 1.0 ribaund ile katkı verebilmişti. G-League’de ise Stockton forması ile 18 maçta ortalama 34.6 dakika sahada kalırken 16.5 sayı, yüzde 16.1 3sayı, 10.8 ribaund, 2.7 asist, 1.4 top çalma ile ektileyici istatistikler yakalamıştı.
OYUNCU ANALİZİ:
Nijeryalı forvet 3 ve 4 numara arasına sıkışmış, yüzü dönük silahları ön olan, yüksek enerjili, atletik ve savunma performansı ön planda olan bir oyuncu. Geçen sezon Manresa forması ile BCL’de MVP seçilmiş ve tabiri caizse bu gazla NBA şansını denemişti ama beklentileri veremedi ve artık daha fazla zorlamadan, kısa sürede yıldız seviyesine çıkacağını düşündüğüm Euroleague sahnesine adım atmalı. Gelin onu artılarıyla eksileriyle biraz daha yakından tanıyalım.
Öncelikle artılarıyla başlayalım… Moneke, topu yere vurabilen ve yüzü dönük skor üretebilen bir hücum silahı. Orta mesafe tehditi vardı, bu sezonla beraber dış şut tehditini de silahları arasına eklemeyi başardı. Pota altında ise atletizmi ve güçlü fiziği ile etkili bir isim. Teması alarak pozisyonları yüksek yüzdeli bitirebiliyor ki pota altında üretken olduğu için de verimliliği yüksek bir forvet. Topsuz katlarda ve ikili oyunlarda hareketli pozisyonlarda aldığı pasları da çok iyi kullanıyor. Dip çizgilerden yaptığı penetrelerle de savumaları gafil avlamayı biliyor. Bununla beraber açık alanda çok etkili bir silah, tam sahayı gerek dribblingle geçebiliyor gerekse bitirici olarak en önde koşarak savunmacısını geride bırakabiliyor. Atletik özellikleri ve agrefisliği sayesinde hücum ribaundlarında aktif, takımına ikinci şans sayıları getiriyor. Savunma tarafında da artıları yüksek, çok faydalı bir isim. Oyunun bu tarafında yüksek konsantrasyonla oynuyor. Her topa atlayan, agresif ve yüksek enerjili bir oyuncu ki toplu oyuncuya da çok iyi baskı yapabildiğinin altını çizelim. Günümüz basketbolunda en önemli konulardan biri de ikili oyun savunması, atletizmi ve çabuk ayakları ile bu alanda da kısaların karşısında dirençli kalabilen bir isim. Yardım savunmasında da özel bir isim, zayıf taraftan gelerek blok tehditi ile fark yaratabiliyor, takım savunmasına çok faydalı oluyor. Ayrıca rakip pota altında olduğu gibi kendi pota altında da çok iyi bir ribaundçu.
Gelelim geliştirmesi gereken noktalara… Her ne kadar dribbling becerisi olsa da top tekniği üst seviyede değil, bu da topla oynadığı anların artması durumunda hata yapma ihtmalini arttırıyor, top kaybına meyilli bir isim. Özellikle baskının üstünde olduğu ve trafik içinde olduğu anlarda bu hataları yapma ihtimali daha fazla artıyor. Her ne kadar dış şut tehditini geliştirmeye devam etse de halen yay gerisinden istikrarsız bir isim. Diğer taraftan alçak post etkinliği iyi seviyede değil, sırtı dönük silahlarını geliştirmesi gerekiyor, henüz bu alanda çok ham bir isim. Savunma tarafında söyleyebileceğimiz fazla eksiği yok. Ama tabiki bir 4 numara için boyunun kısa olduğu bir gerçek ve bu nedenle de zaman zaman alçak postta kalın ve uzun forvetlere karşı zorlanabiliyor. Bunun yanında topsuz adam savunmasındaki reaksiyonlarını da biraz daha geliştirmesi gerekiyor. Adam takibinde zaman zamana fokusunu kaybedip aksayabiliyor.
Modern basketbolda Moneke gibi enerjisi ve motoru yüksek, işin savunma tarafında çalışkan, agresif bir isme her takımın ihtiyacı var kuşkusuz. Hücumda da dış şutlarını geliştirmeye devam edip, sırtı dönük silahlarına da eklemeler yapabilirse Euroleague’de yıldız olma yolunda önü açık. Ancak Monaco, Euroleague macerasına başlamak adına onun için en doğru adres mi tartışılailir. Çünkü Monaco’nun elinde Diallo ve Blossomgame gibi hem 3 hem de 4 numarada önemli dakikalar alan, kaliteli forvetler halihazırda var. Dolayısıyla forma savaşının olacağı, geniş bir rotasyona dahil olacak. Sezon ortasında takıma geleceği adaptasyon sürecini de düşünürsek takımdaki rol dağılımında işi zorlaşabilir…