Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
2022 FIBA EuroBasket‘de yarı final 2. maçında formda ev sahibi Almanya, bu turnuvada son 11 yıldır hep yarı finalde yer alan İspanya ile karşılaşacak.
Koç Herbert yönetiminde turnuvada mücadele eden Almanya, taraftar avantajı, ev sahibi üstünlüğü nasıl kullanılır bunların dersini verdi şuana kadar. Ateşli, takımlarını en iyi şekilde destekleyen, oyuna ve hakemlere etki edebilen ama kesinlikle taşkınlı yapmayan özel bir seyirci grubuna sahipler. Ellerinde bir süper yıldız olmadan buraya kadar gelmeleri gerçekten özel bir başarı. Hücumda top paylaşımını en iyi yapan ekiplerden biri olan Almanya’da skor yükünü 3 isim Wagner, Lo ve Schröder çekiyorlar. Özellikle çeyrek final maçına iğneyle çıkan genç skorer Wagner’in bu turnuvada büyüdüğünü, tam olarak kendisini ıspatladığını gördük. Gelecek sezon Orlando’da ana hücum silahı olacak seviyeye geldiğini gösterdi. Genelde düşük tempoyu seviyorlar, yarı sahada ikili oyunlarla verimli oluyorlar, istedikleri pozisyonları yaratabiliyorlar. Lo ve Schröder liderliğinde gerektiğinde tempoyu yükseltip kolay sayılar da bulabiliyorlar. Giannis gibi bir yıldız liderliğindeki güçlü Yunanistna’ı geçerlerken ise yay gerisinden %55 gibi müthiş bir yüzde yakalamışlardı. Ayrıca daha da önemlisi ribaundlarda 46-32 gibi ezici bir üstünlük sağlamışlardı.
İspanya ise tarihinin en tecrübesiz milli takımlarından biriyle geldi turnuvaya. Jenerasyon geçişiyle beraber yaşanan sakatlıkların da etkisiyle koç Scariolo’nun takımı birden bire değiştirmesi gerekti. Hernangomez kardeşler artı yeni devşirme Brown’un liderliğinde yola devam ediyorlar ama bu süreçte Parra, Pradilla, Brizuela, Arostegui, Diaz gibi bu tarz bir turnuvada ilk kez boy gösteren isimlerin özellikle savunmada verdikleri katkı, sergiledikleri savaşçı kimlik direkt belirleyici oldu İspanya’nın yarı finale çıkan yolunda. Çeyrek finalde Markkanen liderliğindeki Finlandiya gibi dişli bir rakibi geçerken genelde iyi oldukları alanlardan birinde, ribaundlarda geride kalırken rakibin yüksek üçlük yüzdesini de aşağı çekememişler, savunmada işler yolunda gitmemişti. Ancak buna karşın Willy’i boyalı alanda çok verimli kullanarak Finlandiya’nın yumuşak karnını çok iyi işlemişerdi ki çembere yakın atışlardan tam 48 sayı üretmiş olduklarını hatırlatalım. Bir diğer önemli konu da bench katkısıydı; Juancho, tecrübeli Rudy ve bu takımın geleceğinde kendisine kesin olarak yer edinmiş olan Brizuela liderliğinde tam 53 sayılık bir skor üretimi gerçekleştirmişlerdi.
Yarı finalde tam olarak denk güçlerin kapışmasını izleyeceğiz. Almanya Theis’ın sakatlığı tamamen atlatıp savaşçı kimliğine tamamen kavuşmasıyla beraber Yunanistan karşısında çember altında da geri adım atmamış çok iyi iş çıkarmıştı. Bu maçta da Willy liderliğinde çember altını turnuvada en iyi en verimli kullanan takımlardan biri olan İspanya karşısında Theis ve tabiki Thiemann’ın %100 performanslarına çok ihtiyaçları olacak. Diğer taraftan Brown, karşısında dişine göre bir rakip bulacak bu sefer. Schröder de onun gibi delici, her koridoru değerlendirip potaya gitmeyi tercih eden guard. Güzel bir eşleşme olacak. Burada Lo’dan gelecek x-faktör katkısı da tıpkı İspanya’nın Brizuela’dan beklediği katkı gibi önemli olacak. Wagner her ne kadar yetenek, enerji vb konularda üstün olsa da karşısında Rudy gibi kurt bir oyuncu olacak, bu eşleşme ve tabiki Arostegui ya da Parra gibi isimlerin Wagner karşısında savunmada neler yapacağı da belirleyici olacak.
