Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
FIBA Europe Cup final serisi 2. ve son maçında temsilcimiz Bahçeşehir Koleji, Ülker Spor Salonu’nda Reggio Emilia‘yı konuk edecek.
Temsilcimiz İtalya’daki maçta son çeyreğin ilk anlarına kadar net bir üstünlükle girmiş ama sonrasında rakibinin farkı 3 sayıya kadar düşürmesine engel olamamıştı. Gelin artık kupanın sahibini bulacağı bu kritik maçın analizini birlikte yapalım. Keyifli okumalar.
KRİTİK EŞLEŞME:
İlk maçta Bahçeşehir temsilcimiz 4 farklı isimden çift haneli katkı almıştı. Ama Reggio Emilia’da net olarak öne çıkan bir isim vardı, o da 35 yaşındaki tecrübeli oyun kurucu Andrea Cinciarini‘den başkası değildi. 9 asist üretmişti İtalyan guard ve bunu durdurmak pek mümkün değildi ama ondan 20 sayı yemek canımızı çok yakmıştı ki maça da onun sayesinde ortak oldular. Özellikle çizgiye giderek 8-9 isabetle üretmesi verimliliğini arttırmıştı.
Bu maçta onun karşısında Kartal Özmızrak‘a özel bir görev düşeceğini tahmin ediyorum çünkü ilk mçata Hall onu savunma konusunda etkisi kalmıştı. Kartal’ın konsantre olduğunda ne kadar iyi bir birebir savunmacı olduğunu biliyoruz. En azından topa yapacağı baskıyla Cinciarini ile uzunlar arasındaki pas köprülerine engel olabilir ve onun rahatça potaya gidip aldığı temaslarla çizgiye gitmesine engel olabilir. Onun üzerinde baskı yapmadığımız, kendi haline bıraktığımızda İtalyan ekibinin kısa bir sürede nasıl geri dönebildiğini gördük…
GALİBİYETİN ANAHTARLARI:
Temsilcimiz ilk maçta benchten tam 44 sayılık bir katkı almış ve geniş kadrosunun artılarını net olarak sahaya yansıtmıştı. Bir kez daha koç Ernak’ın elindeki kadrodan en yüksek verimi alması gerekecek. Özellikle Dekker ve Smith gibi isimlerin ilk maçta olduğu gibi kendi standartlarının altında bir hücum performansı sergilemeleri durumunda alternatif skor opsiyonlarını, başta Jones ve Kartal gibi devreye sokabilmemiz galibiyetin anahtarlarından biri olacak. Bir diğer konu ise maçın kritik anlarında takıma kimin liderlik edeceği. İlk maçta yakaladığımız 19 sayılık farkı son çeyrekte koruyamamızın nedeni Smith ve Dekker’ın bu konuda beklenen liderliği yapamamış olmaları, Hall ile Kartal’ın da organizasyonlarda başarısız olmasıydı. Toplamta 10 top kaybımızın 7 tanesinin son çeyrekte gelmesi de bu kötü performansın istatistiklere yansımış haliydi. Artık Smith, Dekker, Hall gibi tecrübeli isimler taşın altına ellerini sokup maçın sonunu getirme konusunda takıma liderlik etmeliler.
Evet Reggio Emilia ilk maçta 19 sayılık farkı kapatıp sadece 3 sayı farkla kaybederek kupa şansını sürdürdü. Ama bu maçta minimum 4 sayı farkla, üstelik İstanbul’da kazanmaları gerekiyor. Son çeyrekte Cinciarini-Johnson ikilisinin üretimi kilidi açsa da bu maçta farklı alternatifler de çıkarmak zorundalar. İlk maçta benchten sadece 19 sayılık katkı alabildiler ve bunu tekrarlama lüksleri olmayacak Ataşehir’de, Thompson ve Crawford’dan en az birinin çift haneli katkı vermesi, hücuma çeşitlilik getirmeleri gerekiyor. Diğer taraftan ilk maçta olduğu gibi hücıum ribaundlarında agresif olmalılar, ikinci şans sayılarını zorlamalılar. İlk maçtaki 11 hücum ribaundu ve 10 ikinci şans sayısı kritikti farkı eritmeleri konusunda. Son olarak temsilcimizin ilk maçta boyalı domine ettiğini, %70.8 2 sayılık isabetle oynadığını biliyoruz yani Emilia’nın başta Johnson ve Hopkins olmak üzere çemberi ço daha iyi koruması gekiyor. Bahçeşehir’in tekrar bu yüzdelerle oynamasına izin verirlerse kupaya veda ederler.
