Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
ING Basketbol Süper Ligi‘nde play-off’un iddialı takımlarından biri olan Galatasaray NEF kadrosunu NBA patentli skorer bir guard ile güçlendirdi.
Sezona Unics Kazan ile Euroleague sahnesinde başlayan ancak Rusya’nın devam eden Ukrayna işgali sonrası takımının Euroleauge macerası sona erince yollarını ayıran NBA patentli Isaiah Canaan ile sezon sonuna kadar kontrat imzaladıklarını açıkladılar.
31 yaşında olan 1.83 metre boyundaki tecrübeli oyuncu Euroleague sahnesinde 24 maçta ortalama 24.4 dakika süre alırken 11.8 sayı, %41.0 3sayı, 1.8 ribaund, 1.3 asist istatistikleriyle katkı vermişti.
Gelin birlikte Canaan’ın artılarına eksilerine bakalım ve Galatasaray’a neler katabilir mercek altına alalım. Keyifli okumalar.
Canaan, herşeyden önce çok çalışkan ve enerjik bir guard. Hücumda takımı sürükleyebilecek bir lider ve sahanın her noktasından skor üretebilecek kaliteye sahip. Fiziksel dezavantajları var gibi görünse de aslında güçlü bir oyuncu, süratli ilk adımı ile yaptığı penetrelerde güçlü fiziği sayesinde de dengesini koruyup skora gidebiliyor ki zaten üst düzey top tekniği ile etkili, verimli bir birebirci. Diğer taraftan hem dribbling üstü hem de yakala at pozisyonlarındaki yüksek yüzdeli üçlükleriyle Galatasaray hücumlarına derinlik ve güç katacağı net bir gerçek. Savunma tarafında konsantre olduğu zaman top baskı konusunda katkı verebilen bir isim.
Gelelim eksilerine. Öncelikle skoru düşünen bir guard, yani onun için bir oyun kurucu demek kesinlikle yanlış olur ki zaten bunu Kazan’da da bir kez daha göstermişti, sadece 1.3 asist ortalamaları ile oynadığını, organizasyon işini genelde Brown’a bırakmıştı. Her ne kadar hücumda bir çok silahı olsa da daha çok 3 sayılık atışlara yönelen bir isim ki bu alanda da zaman zaman gereksiz ısrar eden, verimini düşüren bir isim. Ayrıca top kaybı konusunda yüksek rakamlara ulaşmasa da özellikle penetre sonrası trafik içinde tercih hataları yapmaya müsait bir guard. Savunma tarafında ise ortalamanın altında bir guard, ekstra günleri hariç genelde rakiplere kolay sayı şansları veriyor. Topsuz pozisyonlardaki reaksiyonları epey düşük, rakibini takip ederken pozisyonunu kaybediyor. Ayrıca her iki guard pozisyonu için de kalıplı guardların sırtına alarak alçak postta üstünlük kurabileceği bir isim konumunda.
Galatasaray, Purcell’in sezonu kapatmasının ardından onun yerine bir kısa forvet transferi yapmaktansa kadrosuna bir guard daha eklemeyi tercih etti. Ellerinde halihazırda Bost, Melo, Pusica’nın da olduğunu düşünürsek bu transferin biraz fazla olduğunu söylemek gerekli. Sonuçta BCL defterini kapattılar ligde de bir maça en fazla 5 yabancı ile çıkılabiliyor, yani bu 4 guarddan 2 tanesini genelde kadroya dahi giremeyecek, oturarak paralarını almaya devam edecekler. Canaan’ın hücumdaki kalitesi ve ritmini bulduğunda ortaya koyduğu etki tartışılmaz ancak savunmada zaafları olan bir isim, onu daha çok iki numarayı Melo ile paylaşırken göreceğiz. Sezonun bu dönemi için bir yıldız transferi yapmış olsalar da mevcut kadronun yapısına göre uygun olmayan bir hamle olduğunun altını çizmek gerekli çünkü 3 numarada Okben ve Canberk gibi isimlerin yüksek hedefleri olan bir takım için yetersiz kalacağını düşünüyorum Purcell’in yokluğunda…
