Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
2023 FIBA Dünya Kupası elemeleri kapsamında Türkiye ilk maçında Belarus‘a konuk oldu ve maalesef sahadan 84-70 gibi farklı bir skorla mağlup ayrıldık.
TÜM İSTATİSTİKLER İÇİN TIKLAYINIZ.
Belarus’da Maksim Salash 26 sayı, 3-5 3sayı, 4 ribaund, 4 asist ile en skorer isim olurken, Artsiom Parakhouski 16 sayı, 9 ribaund, 2 asist ve Yauheni Beliankou 15 sayı, 6 ribaund, 4 asist ile galibiyetin diğer mimarları oldular.
Milli takımımızda ise kenardan gelen Şehmus Hazer 17 sayı, 2 asist ve Muhsin Yaşar 14 sayı, 6 ribaund ile yegane çift haneli skor üretebilen isimler oldular.
EDİTÖR YORUMU:
Milliler potaya atak etmeyi benimseyen bir oyunla başladı hücumda. Skor üretiminde fazla sorun yaşamasak da Salash’ın dış şutlarına engel olamadığımız, eşleşmesinde sorun yaşadığımız için Belarus’un maçın içinde kalmasına engel olamadık. Şehmus agresif penetreleri ile üretmeye çalıştık ama ikili oyunları etkili rotasyonlarla değişerek savunan Belarus yarı sahadaki üretimimizi ciddi anlamda kısıtları, bizi çemberden uzağa doğru püskürtmeye başladılar. Tempo yaptığımız anlarda rahat skor bulduk ama Salash’ın üretiminin devam etmesiyle beraber ilk çeyreği 20-17 geride kapattık. İkinci çeyrekle beraber daha agresif ve istekli bir milli takım vardı sahada. Savunmayı sertleştirmemiz hücuma da yansıdı ama Belarus’nu ekstra yüksek yüzdeli şutları ve bizim de bir o kadar kötü yüzdeyle şut atmamız sonucu tekrar düşüşe geçtik. Çeyreğin son kısmında yediğimiz 11-1’lik seriyle beraber soyunma odasına 43-34 geride gitmek zorunda kaldık.
İkinci yarıya Doğuş’un gösterdiği reaksiyonla beraber 5-0’lık bir seriyle girdik. Ancak yine uzun pota altı savunmasında sınıfta kaldık ve Salash artı Parahouski ile üretime devam eden, yeniden ritm bulan Belarus farkı çift hanelere çıkarmayı başardı. Dış şutlardaki yüzdemizi biraz daha toparlasak da Belarus’un aynı ritmle atmaya devam etmesi nedeniyle istediğimizi alamadık. Saha için bir liderimizin olmaması, oyunu da kontrol altına almamızı engelledi. Dizginleri elinde tuttmaya devam eden ev sahibi son çeyreğe de 61-53 önde girdi. Son çeyreğe hücumda aradığımız istediğimiz yüksek enerji ve verimlilik ile başladık. Bu sayede maça orta olarak farkı 2 sayıya indirdik, bu kısa sürede ilk defa kalitemizi sahaya yansıtmayı başardık. Ancak Belarus molasının ardından oyuncularımız adeta kontak kapattılar… 5 dakika içinde tam 15-0’lık can sıkıcı bir seri yedik. Hücumda topun değerini bilemediğimiz gibi top kayıpları ve yanlış şut seçimlerinin hızlı hücumlarla cezalandırılmasına engel olamadık… Bizim her yaptığımız hata özgüveni daha çok artan ve taraftarını da arkasına alan Belarus farkı giderek açtı ve karşılamayı 84-70’lik skorla kazanarak elemelere bir sürpriz başladılar.
Hem NBA oyuncularımız hem de Melih ile Larkin’in olmadığı bir günde hücumda sorun yaşayacağımızı biliyorduk. Ama açıkçası savunmada böyle sınıfta kalacağımızı düşünmüyorduk. Salash ve Parakhouski’nin bu takımın yegane silahlarını bilmeyen yoktur sanırım… Ama buna rağmen uzunlarımız ve 4 numaralarımız sınıfta kaldı. Takım olarak çember savunmasına yeteri kadar yardımcı olamamız da dikkatlerden kaçmadı. Kalite ve uluslararası tecrübe anlamında bizden daha geride olan, bir çok oyuncusu alt liglerde ya da Avrupa’nın vasat basketbol ülkelerinde oynayan bir takıma karşı bu kadar fark yememizin maalesef affedilir bir yanı yok… Oyuncularımızın milli formayı giydiklerini, bu fırsatı değerlendirmenin ne kadar önemli olduğunu acilen hatırlamaları gerekiyor. Tek tesellimiz eğer Belarus ilk 3 sıraya giremezse bu mağlubiyeti üst tura taşımayacağız tabi eğer biz üst tura çıkabilirsek…
