Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
Turkish Airlines Euroleague 6. hafta mücadelesinde temsilcimiz Fenerbahçe Beko, konuk ettiği FC Barcelona‘ya Mirotic’in son saniye basketine engel olamayınca 74-76’lık skorla kaybetti.
Bu sonuçla Barça namağlup ünvanını korurken derecesini 6-0 yaptı. Fenerbahçe Beko ise 2-4 ile yola devam etti.
TÜM İSTATİSTİKLER İÇİN TIKLAYINIZ.
Barça’da Cory Higgins 18 sayı, 2 ribaund, 2 asist ile en skorer isim olurken, Brandon Davies 16 sayı, 6-8 2sayı, 3 ribaund, 2 asist, 4 top çalma ve Nick Calathes 11 sayı, 4 ribaund, 7 asist ile galibiyetin diğer mimarları oldular.
Sarı lacivertlilerde ise Jan Vesely 24 sayı, 10-14 2sayı, 8 ribaund, 2 asist ile maçın en skorer ismi olurken, Marko Guduric de 17 sayı, 3-4 3sayı, 2 ribaund, 3 asist ile diğer çift haneli skor üretebilen isim oldu.
EDİTÖR YORUMU:
Fenerbahçe, Vesely’nin müthiş performansıyla maça girdi. Özellikle orta mesafeden çok etkili olan Çek uzun, 10 sayının tamamına imza attı ve Barça’ya 10-2 ile molayı aldırdı. İlk çeyrekte savunmada kusursuza yakın oynayan Fenerbahçe, Vesely’den istediği katkıyı alsa da dış şutlarda bir türlü istikrarı yakalamayınca farkı açamadı ve çok iyi oynadığımız ilk çeyreği sadece 5 sayı farkla, 20-15 önde kapatabildik. İkinci çeyrekle beraber Barça kelimenin tam anlamıyla vidaları sıktı, oyuncularımıza adeta nefes aldırmadılar. Üretimde çok zorlanan temsilcimiz ilk çeyrekte hücumda yakaladığı ritmi kaybetti. Diğer taraftan iki takım da çok fazla sayıda top kaybı yapınca skor iyice düştü. Bu durumdan faydalanan Barça, bizim yaptığımız basit fauller sonrası çizgiden üreterek önce skora ortak oldu sonra da öne geçti ve devreye 29-35 ile geride girdik.
Soyunma odasından iyi döndük. Kötü gününde olan Henry ve De Colo’dan istediğimizi alamasak da uzunlardan iyi katkı almamız ve Guduric’in nihayet beklendiği gibi hücuma dış şutlarla katkı vermesiyle toparlandık. Barça ise farklı isimlerden skor bulmayı, yükü ve sorumluluğu homojen şekilde dağıtmaya devam etti. Kenardan gelen Smits’in fiziksel oyununa ve enerjisine karşılık vermekte zorlandığımız anlarda, Higgins’in de skorer oyunu da eklenince Barça da maçın içinde kaldı. Biz ise kenardan gelen Şehmus’un enerjisi ile onlara cevap verdik. Kemik seslerinin yükseldiği bu çeyrek Barça’nın 48-49 üstünlüğü ile geçildi. Son çeyreğin başında iki takım da savunmayı sertleştirince erken fauller geldi karşılıklı olarak. Şehmus yüksek enerji ile devam ederken, savunmada diğer kısalar ona yardımcı olamadı. Bu bölümde savunmada zayıf kaldık ve kolay sayılar yedik, özellikle Higgins’e hazırladıkları üçlüklerle çok canımızı yaktılar. Molanın ardından temsilcimiz en kritik yerde savunmada istediği seviyeye geldi ve maça ortak oldu. Bitie 2:30 dakika kala Vesely ile 66-65 öne geçtik. Önce Higgins’den gelen sayılar sonra da Davies’in şansının yardımıyla ürettiği 2 artı 1 ile farkı açmaya başladılar. Henry’nin hücumdaki kötü tercihleri de tuz biber oldu maalesef. Bu bölümde maçın elden gittiğini düşünürken Vesely çizgiye gidip ilkini atıp ikinciyi kaçırıp kendi ribaundunu alınca 3 sayı birden buldu ve farkı 2 sayıya düşürerek maça ortak olduk yeniden. Ardından savunmada da Barça’yı durdurduk. Hücum sırası bize gelince De Colo-Vesely alley-oop’unda araya girdi Barça, topu kaybettik derken seken top Booker’ın elinde kaldı ve o da müthiş bir smaçla maça dengeyi getirdi. Son hücum Barça’ya kaldı. Maçın hayal kırıklıklarından biri olan Mirotic, alçak postta süreyi iyi eritti ve zor pozisyonda zekası ve şansının da yardımıyla zor bir atışı sayıya çevirerek hepimizi üzerek Barça’nın 74-76 ile kazanmasını sağladı.
Fenerbahçe yeni kurulmuş bir takım ve yeni bir koç var takımın başında. Bu nedenle de maalesef bir kez daha maç sonunu kötü oynayarak, birlikte oynama eksikliğinin etkisiyle kalp kırıcı bir mağlubiyet aldılar. Özellikle Henry’nin sakin kalması, pozisyonları doğru seçmesi gereken anlarda, organizasyona değil de skor üretimine odaklanması ve yanlış tercihlerle üst üste yaptığ hatalar temsilcimizin canını çok sıktı. Ayrıca Vesely’nin bu kadar yüksek enerji ile oynadığı ona Polonara ve Şehmus ile eşlik ettiğimiz bir maçta De Colo’nu bu kadar kötü olması, geri planda kalması da bizi zorladı. Ama diğer taraftan De Colo’un böyle kötü olduğu günde bile Barça gibi önemli bir rakibe karşı maçı buralara getirmek de Fenerbahçe’nin gelişimi için çok değerliydi. Özetle temsilcimiz üst üste kalp kırıcı mağlubiyetler alsa da doğru yolda ve bu mağlubiyetlerden ders çıkarıp sonraki maçlarda gelişerek yollarına devam edeceklerini, iyi günlerin yakın olduğunu düşünüyorum.
