Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
Turkish Airlines Euroleague ekiplerinden Olympiakos, transfer hedeflerinden biri olan Lighty’de mutlu sona ulaşamayınca alternatiflere yönelmeye başladı.
Basket Inside’da yer alan habere göre Yunan ekibinin listesinin başında Nick Weiler-Babb var. Ancak Birleşik Amerikalı oyuncunun FC Bayern Munich ile devam eden bir kontratı mevcut, dolayısıyla bonservis ödemeden ilerleyemeyecekler, yani zor bir transfer.
25 yaşında olan 1.96 metre boyundaki kanat oyuncusu, geçen sezon BBL’de 22 maçta ortalama 28.1 dakika süre alırken 11.1 sayı, %42.1 3sayı, 4.2 ribaund, 3.2 asist, 12.0 verimlilik puanı ve Euroleague sahnesinde ise 33 maçta ortalama 23.5 dakika süre alırken 6.3 sayı, %34.0 3sayı, 3.2 ribaund, 2.2 asist, 1.2 top çalma istatistikleri ile katkı verebilmişti.
EDİTÖR YORUMU:
Geçen sezon her ne kadar Euroleague sahnesinde istatistik kağıdında beklentileri karşılayamamış olsa da koç Trinchieri’nin sisteminde oyunun iki tarafında da en önemli parçalardan biri olduğu tartışılmaz. Aslında oyunun herhangi bir bölümünde elit özelliklere, silahlara sahip olmadığını belirtmek lazım ama sahada herşeyi yapabilen, oyunun her alanına etkisi olan bir isim. Dribbling üstünden skor tehditidi var, hem potaya gidebiliyor ortalama üstündeki atletizmi ile hem de orta mesafe şutları var. Ayrıca takımı organize etme konusunda da oldukça faydalı bir isim, onu rahatlıkla takımın sahadaki ikinci oyun kurucusu olarak düşünebilirsiniz. Saha görüşü ve pas yetenekleri iyi seviyede. Pozisyonu için çok iyi bir ribaundçu olması onun değerli özelliklerinden biri. Aynı şekilde oyunun savunma tarafındaki katkıları da yüksek. 1, 2, 3 numaralı pozisyonların tamamını savunabiliyor, güçlü fiziği, atletizmi, çabuk bacakları bu konuda onu öne çıkarıyor. Hem toplu oyuncuyu hem de topsuz oyuncuyu savunmakta güvenilir bir isim.
Gelelim geliştirmesi gereken noktalara. Öncelikle dış şutlar konusunda halen istikrarı yakalayabilmiş değil, geçen sezonki istatistiklerinde de bunu görmüştük zaten. BBL’de %42 ile atarken Euroleague’de ise %34 ile düşük bir yüzdeyle atıyordu üçlükleri. Penetreler konusunda atletizmi ve sürati ile genelde potaya gitmekte sorun yaşamıyor olsa da ilk adımı çabuk ve patlayıcı olmadığı için rakibinin fiziksel temasından tam olarak kurtulamıyor. Hücumda zaman zaman sorumluluk almaktan kaçıyor ve yüksek profilli skorerlerin gölgesinde kalıyor, saklanıyor, bu da verimliliğini, etkinliğini düşürüyor doğal olarak. Ayrıca bencil bir oyuncu olmaması avantaj gibi görünse de pas seçeneğini gereksiz yere fazla düşünmesi, tercih hataları yapmasına yani top kayıplarını arttırmasına neden oluyor.
Weiler-Babb kendisini önemli bir görev adamı olarak Euroleague sahnesinde bence bu sezon kanıtlamıştı. Zaten Olympiakos’un da elinde onun pozisyonunda Harrison ve Larentzakis gibi isimler olacağı için koç Bartzokas onu alternatiflerden biri olarak düşünüyor, büyük olasılıkla 2 numaradaki as oyuncusu Harrison olacak. Aynı şekilde 1 numaraya kayarsa da orada Sloukas ile Walkup var. Özetle onu bir combo-guard olarak, joker ve bench oyuncusu olarak düşünüyorlar. Bu rolde de Bayern’de olduğu gibi başarılı olacağını tahmin ediyorum eğer transfer gerçekleşirse.
