Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
Turkish Airlines EuroLeague‘in 15.hafta mücadelesinde temsilcimiz Anadolu Efes, deplasmanda karşı karşıya geldiği Barcelona Lassa‘ya karşı ilk yarıyı 39-50 önde tamamlamasına rağmen ikinci yarıdaki “berbat” performansıyla 80-65 mağlup olmaktan kurtulamadı. Lacivert beyazlılar, bu sonuçla son 5 maçtaki 4. yenilgisini aldı.
Hücumda etkili bir başlangıç yapan temsilcimiz; Beaubois, Micic ve Moerman’ın üçlükleriyle ilk 5 dakika geride kalırken 10-16’lık üstünlüğü yakaladı. Ancak üst üste top kayıpları yapan Anadolu Efes, skorun 21-21’e gelmesine engel olamadı. Çeyreğin son bölümlerinde kenardan gelen Brock Motum ile etkili olan temsilcimiz, ilk çeyreği 23-29 üstün tamamladı. İkinci çeyreğe de iyi başlayan Anadolu Efes, skoru 25-42’ye getirmeyi başardı. Ev sahibi Barcelona, 7-0’lık seriyle bir geri dönüş yapıp skoru 32-42’ye getirse de lacivert beyazlılar hemen karşılık verdi ve ilk yarıyı 39-50 önde tamamladılar.
Üçüncü çeyreğe özellikle işin savunma tarafında iyi başlayan taraf ev sahibi Barcelona Lassa oldu. Koç Pesic’in öğrencileri, çeyreğin bitimine 3:20 kala 53-53 eşitliği yakaladılar. Üçüncü çeyreğin son bölümüne girilirken ise Ribas’ın üçlüğüyle Barcelona, skoru 59-55’e getirdi ve uzun bir aradan sonra öne geçmeyi başardılar. Çeyrek de Barcelona’nın 59-57 üstünlüğüyle sona erdi zaten.
Temsilcimiz Anadolu Efes, ilk yarıda toplam 50 sayı bulmasına rağmen üçüncü çeyrekte sadece 7 sayı atabildi. Sertleşen savunmaya karşı hücumdaki facia performansımız sayesinde 20-7’lik Barcelona üstünlüğü geldi 3.çeyrek skoru olarak.
Son çeyreğe de savunmada vidaları gevşetmeden hatta daha da sıkarak başlayan Barcelona, farkı da giderek arttırdı. Bitime 3 dakika kala ev sahibi, skoru 74-61’e getirdi. Kalan bölümde Anadolu Efes’in sadece hücumda çaba göstermesi farkın azalması adına sonuç vermedi ve Barcelona, play-off sıralaması adına çok önemli olan bu mücadeleden 80-65’lik skorla galip ayrılmayı başardı.
Öne çıkanlar;
Barcelona: Pierre Oriola (14 sayı, 4 ribaund), Chris Singleton (13 sayı, 3 ribaund, 2 asist, 2 topçalma), Kevin Seraphin (13 sayı, 8 ribaund, 2 topçalma)
Anadolu Efes: Brock Motum (13 sayı, 6 ribaund), Vasilije Micic (11 sayı, 2 ribaund, 7 asist, 2 topçalma)
Editör Yorumu:
Anadolu Efes sezon başından beri fikstür avantajına sahip ve bir çok maçını üst üste evinde, Sinan Erdem’de oynadı. Bunun da avantajını iyi kullanıp aldıkları galibiyetlerle 4.sıraya kadar yükseldiler. Ancak artık bir sonraki adım için hatta ilk 4 arasındaki yerlerini korumaları için deplasmanda da maç kazanmaları, daha da önemlisi “iyi basketbol” oynamaları gerekiyor. Bu maçta Anadolu Efes ilk yarıda farklı olarak üstünken bile aslında iyi basketbol oynamadı, tamamen bireyselliğe dayalı bir hücum anlayışı ve savunmada yine kırılgan bir ekip vardı karşımızda. Sadece Barcelona bu savunma zaaflarımızı değerlendiremedi ve birebir savunmasında sorun yaşadılar. İkinci yarıda takım savunmasını oturtan ve çok iyi yardımlaşan ev sahibi karşısında yine bireysel zorlamalarla çözüm arayan, takım olmaktan uzak olan Anadolu Efes sert Barcelona savunması karşısında eriyip gitti, çaresiz kaldı. Gerek Micic gerekse Larkin’in bu gibi durumlarda kendilerinin skor üretiminden ziyade pas trafiği üzerinden takımın sayı bulabilmesi adına çaba göstermeleri ve rakip savunmanın direncini bu şekilde kırmaya çalışmaları gerekiyor. Aksi takdirde bu maçta da bir kez daha gördüğümüz üzere Anadolu Efes hücumlarına önlem almak pek de zor değil… Savunma konusunda ise her zaman söylediğim gibi gitmeleri gereken çok yol var ve bunun sezon içerisinde yapılabileceğini düşünmüyorum. Temsilcimiz hücumdaki verimliliğini, takım oyununu, çeşitliliğini geliştirmek zorunda. Çünkü savunmadaki zaaflarını kapatabilmek adına çok daha fazla skor üretmeleri gerekecek…
Bir parantez de koça açmak lazım; bu sezonun en formda koçlarından biri olan Ergin Ataman da oyuncular gibi bu maçta sınıfta kaldı… Takımının özellikle üçüncü çeyrekte yediği seride gerekli müdahaleleri yapmayan, hatta hiç müdahelede bulunmayan, tecrübeli koç maalesef oyuncuların silik performansına eşlik etti ve onları toparlayıp yeniden maçın içine sokamadı. Ne hücumda takımının kollektif oynaması için gerekli organizasyonları sağlayabildi, yaratabildi ne de savunma direncini yükseltecek taktik hamleler yaptı…
