Güncel Haberler

Maç Analizi: Anadolu Efes, Üst Üste 2. Kez Euroleague Şampiyonu Oldu!

Belgrad’da Stark Arena’nın ev sahipliğinde düzenlenen Turkish Airlines Euroleague Final Four organizasyonunun final maçında temsilcimiz Anadolu Efes, İspanyol ekibi Real Madrid‘i son nefeste 57-58’lik skorla üst üste 2. kez şampiyonluk kupasını kaldırmayı başardı.

TÜM İSTATİSTİKLER İÇİN TIKLAYINIZ.

Bir Türk takımı olarak ilk ve Euroleague tarihinde 3. kez üst üste 2 kez şampiyonluk yaşayan Efes’de üst üste Final Four’un MVP’si seçilen Vasilije Micic 23 sayı, 4-7 3sayı, 2 ribaund, 2 asist ile en skorer isim olurken, Tibor Pleiss 19 sayı, 7-8 2sayı, 7 ribaund ve Shanel Larkin 10 sayı, 1-8 3sayı, 6 ribaund, 4 asist ile galibiyeti getiren diğer isimler oldular.

Real cephesinde ise Walter Tavares 14 sayı, 11 ribaund ile yegane çift haneli skor katkısı verebilen isim oluren, Sergio Llull 9 sayı, 6 asist ve Vincent Poirier 5 sayı, 4 ribaund, 2 asist, 2 blok ile ona destek olmaya çalışan isimler oldular.

EDİTÖR YORUMU:

Karşılaşmanın başında iki takım da yay gerisinden çember döverek başladı diyebiliriz. Potadan uzak oynanmasının da etkisiyle ilk 2 dakikanın ardından skor tabelasında bir hareketlilik görmedik. Koç Laso, oyun kurucusuz ve çok fizikli bir beşle başlayarak Efes kısalarının üstünde ciddi bir baskı oluşturdu savunmada ama bu sefer hücumda yaratıcılık ve pas trafiğini kurma konusunda sorunlar yaşadılar. Dışarıdan skor üretemeyince Tavares’i pota altında daha fazla kullanmaya başladılar ve biz maalesef savunmada dev uzuna bir türlü çözüm bulamadık. Ayrıca sadece Tavares değil takım olarak hücum ribaundlarında canımızı çok yaktılar. Buna rağmen ilk çeyrekte skorda kaldık, ilk 10 dakikayı 15-14 geride kapattık. İkinci çeyreğe Singleton ile Micic’in yüksek enerjisiyle iyi bir giriş yaptık. Ribaundlardaki sıkıntılarımız devam etse de skoru dengede tutmayı başardık. Singleton’ın çember savunmasını bir seviye yukarı çekmesi ve Micic’in potaya yaptığı ataklar sayesinde 18-20 ile öne geçmeyi de başardık. Ancak Singleton ile çember altında iyi bir savunma ikilisi oluşturan Dunston erkenden 3. faulünü alması ve kenara gelmesiyle Real pota altında tekrar üstünlüğü ele geçirdi. Larkin ve Micic’in birebirleriyle ayakta kalmaya çalışan Efes karşısında kenardan gelen Randolph’un ekstra üçlükleriyle cevap veren Real, farkı arttırdı ve soyunma odasına 34-29 geride girdik.

Real ikinci yarıya da pota altını etkili kullanarak başladı, Tavares’in ribaundlardaki üstünlüğü devam etti. Micic ile Larkin’in çembere ataklarını Tavares liderliğinde iyi savunma Real üstünlüğünü korudu. Temsilcimiz ilk çeyrekte olduğu gibi üretimde çok zorlandı ve ilk 6 dakikada sadece 2 sayı bulabildik. Ama buna rağmen Real’in dış şutlarda düşük yüzdeyle oynaması ve Tavares’in de 3 faulünü alarak kenara gelmesiyle maça yeniden ortak olduk. Pleiss’ın kritik üçlüğü ve Micic’in çizigye giderek bulduğu sayılar sayesinde skora ortak olduk. Çeyreğin son bölümünde Anderson’un üstüne yürüyen ve onu iten Poirier’i oyundan atmak yerine iki oyuncuya birden sportmenlik dışı faul veren hakem üçlüsü bu anlardan sonra saçmalasa da temsilcimiz maçtan kopmadı ve son çeyreğe maça ortak bir şekilde, 42-40 geride girdik. Final çeyreğine Micic’in bulduğu zor bir üçlük isabetiyle başladık. Real yay gerisinden çember dövmeye devam ederken bu kez ribaundları da kontrol etmeye başladı Efes ve Larkin ile Micic’in Pleiss’ın beslemeye başlamasıyla skor üstünlüğünü de ele geçirdik. Real, tecrübeli guardı Llull ile cevap verirken Pleiss’ın orta mesafeden ve dışarıdan üretimine çözüm üretemediler 50-53 öne geçtik. Son bölümde Deck’in üçlüğüne Micic’den gelen yanıtla 1 sayı önde kalmayı başardık. Son hücumu kullanan Efes aradığı isabeti bulamasa da Singleton’ın ribaundu karıştırması ile Real’e son bir atış şansı tanımadı ve karşılaşmayı 57-58 ile kazanarak kupayı üst üste 2. kez müzesine götürdü.

Elbette bu sezonun hikayesini ayrıca anlatmak gerekiyor. Ama şu bir gerçek ki koç Ataman sezon boyunca işin teknik taktik tarafından çok oyuncularını mental olarak buralara hazırlamak için çok çalıştı ve çok önemli bir başarıya imza attı. Şampiyon olmuş bir takımın oyuncularını tekrar kupaya inandırmak ve onları hedefe kitlemek geröekten önemli bir mental başarıydı. Tabi bir diğer alkış da takımın emektar, vetaran uzunları Pleiss, Dunston ve Singleton’a. Efes bu 3 yüksek seviyede profesyonele sahip olduğu için çok şanslı gerçekten. Sakatlık, ağrı sızı, fiziksel mücadele, yorgunluk dinlemeden kanlarının son damlasına kadar sahada ne kadar kalırlarsa kalsınlar tam anlamıyla varlarını yoklarını ortaya koydular. Elbette takımın iki yıldızı, bir çok basketbol severe göre ve bana göre de Euroleague tarihinin en iyi guard ikilisi Micic ve Larkin’e diyecek söz yok. Sanırım onları günlerce alkışlasak daha da fazlasını hakettiklerini düşünebiliriz. Artık birbirlerini mimiklerinden, kısa bir bakıştan bile anlayabilen, ne zaman birbirlerine direksiyonu teslim etmeleri gerektiğini çok iyi ayarlayan, mental olarak da birbirlerini yukarı çeken iki arkadaş, iki süper yıldız ve iki MVP… Gerçekten Efes ve koç Ataman onlara sahip oldukları için bizler de Türk basketbol sevlerler olarak onları yakından izleyip, bu müthiş performanslarına şahit olduğumuz için ve ne güzeldir ki bu performanslar bizlere üst üste 2 Euroleague kupası getirdiği için çok şanslıyız.

TEŞEKKÜRLER ANADOLU EFES CAMİASI!

Paylaşmak heyecan verir;

Yakında yorum bölümümüz aktif olacaktır.

Hakkında Fersu Yahyabeyoğlu

Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunuyum. 7 yaşında Çukurova alt yapısında tanıştığım basketbol, ilerleyen yaşlarda bende bir tutku haline geldi. Yerel liglerde 11 yıl boyunca lisanslı basketbol oynadıktan sonra üniversite yıllarımda da amatör olarak oyuncu gözlemciliği yapmaya başladım. Sonrasında Türkiye'nin önde gelen basketbol portallarında köşe yazarlığı yaparak yola devam ettim ve çeşitli yerli artı ulusal tv/radyo kanallarında yorumculuk yapmaya devam ediyorum.

Mutlaka bakın

Real, Kaunas Deplasmanından Deck’in Son Saniye Basketiyle Galibiyet Çıkardı

Turkish Airlines Euroleague 34. ve son hafta mücadelesinde Real Madrid, konuk olduğu Zalgiris Kaunas‘ı Deck’in …