Basket Servisi Türkiye'nin en güçlü Basketbol Haber Sitesi
Turkish Airlines Euroleague 31. hafta mücadelesinde temsilcimiz Anadolu Efes, konuk ettiği Real Madrid karşısında 3 çeyrek kötü bir oyun sergilese de son çeyrekteki 21-11’lik performansı sayesinde 93-90′ kazanmayı bildi.
Bu sonuçla Anadolu Efes, 24. maçında 14. kez kzandı ve 5. sırada yer almaya devam etti. Real ise 25. maçının ardından 18 galibiyette kaldı ve 2. sırada yer almaya devam etti.
TÜM İSTATİSTİKLER İÇİN TIKLAYINIZ.
Lacivert beyazlılarda Vasilije Micic 29 sayı, 3 ribaund, 6 asist ile yıldızlaşırken, Adrien Moerman 18 sayı, 6 ribaund, Shane Larkin 12 sayı, 3 asist ve Tibor Pleiss 11 sayı, 4 ribaund ile galibiyetin diğer mimarları oldular.
Real cephesinde ise Gabriel Deck 23 sayı, 10 ribaund 4 asist, Guerschon Yabusele 20 sayı, 5 ribaund, 5 asist ve Adam Hanga 14 sayı, 2 ribaund ile başlıca direnen isimler oldular.
EDİTÖR YORUMU:
Real maça uzun ve büyük bir beşle çıkarak alçak posttan pas dağıtımını sağladı. Bu sayede hücumda pas trafiğini iyi kurarak rahat skor ürettiler. Efes ise Micic’in bireysel çabasıyla oyuna tutundu. Ancak çeyreğin sonlarına doğru bu kez forvetlerini yüzü dönük olarak dribbling ile potaya süren Real savumamızı tam anlamıyla delik deşik etti. Yine atarak cevap verdik ve ilk çeyreği 19-21 geride tamamladık. İkinci çeyrekle beraber Yabusele ve Deck’in bıraktığı yerden bu kez Rudy ile üretime devam eden Real farkı ilk kez çift hanelere çıkarmayı başardı. Koç Ataman’ın molası ilk etapta işe yaramamış olsa da kısa sürede savunma sertliğini arttıran ve yine Micic’i birebirlerde çok iyi kullanan Efes, 11-0’lık seriyle rakibini yakalayıp maça ortak oldu. Ama bir türlü öne geçecek hamleyi yapamadı ve yine forvetlerden üretimi durduramayınca soyunma odasına 44-51 geride girdi.
İkinci yarının başında Tavares’in her iki pota altında da oyunu domine etmesiyle tekrar farkı çift hanelere çıkardı konuk ekip. Beaubois ile Micic’in üçlükleri biraz nefes almamızı sağlasa da bir türlü geri dönüşü tamamlayamadık çünkü yine savunmada Yabusele’yi durduramadık. Yüzü dönük olarak potaya atak ederek özellikle Simon karşısındayken çok rahat sayı buldu Fransız yıldız ki Micic’in savunmasında da iyi iş çıkardığını söylemek gerekli. Son çeyreğe 72-79 geride girdik. Final çeyreğinin başında Larkin’in ortaya koyduğu enerji sayesinde hücumda daha üretken oynamaya başladık ve bitime 7 dakika kala farkı 4 sayıya kadar indirerek yeniden maça ortak olduk. Maçın yıldızı Micic’in tekrar kıpırdanmasıyla 3. dakikadan sonra skora ilk kez 88-88’de denge getirmeyi başardık. Kenardan gelen Bryant’ın 2 dakika kala bulduğu üççlükle de ilk kez öne geçmiş oldu. Sonrasında Micic’in bulduğu hızlı hücum sayısı ile skoru 93-90’a getirdik ve son topu da iyi savunarak İspanyollar’ın üçlük bulmasına izin vermeyince bu zorlu ve önemli maçtan galibiyet çıkarmayı başarmış olduk.
Özellikle ilk yarıda gerek Simon gerek Anderson’ın yüzü dönük savunma zaaflarını çok iyi cezalandırdı Real Deck ve Yabusele’nin penetreleri ile. Hücumda ise maalesef Micic’in Tavares ve Poirier’in üstüne atak edip yaptığı yanlış tercihler dengemizi bozdu. Minimum pas ile erken ve yanlış toplar kullanan Efes hiç iyi görüntü vermedi. İkinci yarıyla beraber savunmada enerjiyi yukarıya çeken, hücumda Micic’in MVP olduğunu hatırladığı bir Efes vardı ve özellikle son çeyrekte ortaya konan yüksek eforlu, agresif basketbol da salonu dolduran taraftara da hakkını vermiş oldu. Bu müthiş atmosferde 13 sayı farktan dönerek kazanan Efes bir kez daha gösterdi ki bu sezon tekrar zirveye çıkacaksa bu yolda en büyük rakip kendisi, özellikle Larkin ve Micic istedikten sonra neredeyse yenemeyecekleri takım yok.
